Mexico City, Andres sayesinde benim için çok farklı bir deneyime dönüştü. Suçun nasıl mekanlastigi, sehrin bunu nasıl ürettiğini düşünürken, bir anda modern Meksina projesinin nasıl üretildiğini, ne kadar başarılı olduğunu, gecmise, kökenlere referanslar verip, koloni döneminin dısında bir kimliğin nasıl insa edildiğine bir anlamda üretildiğine dair bir çok sey öğrendim.
Sehre aksam vakti vardım, karanlikti. Öncelikle şehrin ana caddeleri ile başladık. Mexico City’nin önemli bir tarafı kamusal alanlarının cogunlugu, bunun modern Meksika projesi ve onun manifestosu ile çok ilgisi var. Sehrin her noktasında anıtsal heykeller, kullanılan kamusal nişler bir çok sey var.
Bir parkta şarkı söyleyen bir kadın görüyorum, bu müzik turunun adı corrindos’mus. Bu şarkıyı söyleyen kadın sadece dogruları söylemek zorundaymis. Bu doğruyu anlatma müziği, halen medya karşısında geçerliliğini koruyormuş.
Uçaktan beri hiç birsey yemediğim için, birseyler yemeğe gidiyoruz. Bir de farkediyorum ki, bizim döner biçiminde bir düzenek. Aslında yaptıkları doner değil, ama Meksika mutfağı ile dönerin mantığı birbiriyle çok güzel örtüşmüş.
